22 Ağustos 2008 Cuma

RHEINISHER - ACILI KAVURMA (ALMANYA)

Malzemeler
Biftek 800 gr.Yağ
2 çorba kaşığıHavuç
2 adetKırmızı şarap
1/4 lt.Kereviz
100 gr.Çavdar kıtırı
100 gr.Maydanoz
1 demetKuru üzüm
50 gr.Soğan 2 adet
Tuz KarabiberKırmızı şarap sirkesi
1/4 lt.Şeker pekmezi
1 çay kaşığıDefne yaprağı
2 adetArdıç tanesi
2 adetYeni bahar tanesi
2 adetTarif Bilgileri
Kategori: Alman Mutfağı Puanı: 4

Yapılışı
Havuç, kereviz ve maydanozu küçük parçalar halinde doğrayın. Soğanı soyun ve halka halka doğrayın. Bir kapta sirke ve 1/2 lt. Suyu kaynatın. Bunun içine sebzeleri, defne yaprağını, ardıç tanelerini ve yeni bahar tanelerini atarak 5 dakika haşlayın. Bir tarafta soğumaya bırakın. Bifteği bir kaba koyun, soğuk sosu üzerine dökün ve üç gün buzdolabında bekletin. Kalan havucu ve soğanı soyun ve ince ince doğrayın. Bifteği süzgeçten geçirerek kurumasını bekleyin. Bifteği içinde beklettiğiniz sosu daha sonra kullanılmak üzere bir tarafta saklayın. Düdüklü tencerede yağı kızdırarak içinde havucu ve soğanı 2 dakika kavurun. 1/4 lt. Sos ve kırmızı şarabı bunun üzerine dökün ve çavdar kıtırını kırarak ekleyin. Düdüklü tencereyi kapatın ve pişirme gösterge çubuğu II. Konuma gelene dek ısıtın. Daha sonra ateşin altını kısarak 35-40 dakika pişirin. Tencerenin kendi kendine soğumasını bekleyin, eti çıkarın ve sıcak tutun. Sosu süzgeçten geçirerek dökün, kuru üzümleri ekleyin ve kremamsı bir hal alana kadar pişirin. Daha sonra ete tuz, karabiber ve şeker pekmezi ekleyin. Sicak olarak servis yapin.

EVRENİN İPUÇLARI

İngiltere’de düzenlenen Bilim Festivali’nde sunulan ve Science dergisinde de yayınlanan araştırmada, bilgisayar simülasyonlarıyla, Evren’in erken safhalarında ilk yıldızların çok büyük uzunlukta ve tel şeklinde olabilecekleri gösterildi. Bu simülasyonlarda, bir ucundan bir ucuna onbinlerce ışık yılı uzunluğundaki bu yıldızların, hakkında çok az şey bilinen “karanlık madde” tarafından biçimlendirilmeleri canlandırıldı.Durham Üniversitesi’nden Liang Gao ve Tom Theuns, çalışmalarının Evren’in büyük bölümünü oluşturan karanlık maddeye açıklık getirebileceğini belirterek, ilk yıldızların oluşturduğu bu yapılar ile bunları kuşatan karanlık maddenin ısısı arasında bir bağlantı bulunduğu kaydettiler.Karanlık maddenin ilk yıldızların oluşumu konusunda çok önemli rolü bulunduğunu keşfettiklerini söyleyen Tom Theuns, soğuk karanlık maddede parçacıkların çok yavaş, sıcak karanlık maddede ise çok hızlı hareket ettiklerini belirtti. “Eğer karanlık madde bu hızlı hareket eden parçacıklardan oluşuyorsa, ilk yıldızların da çok uzun ince filamentler (tel) şeklinde olduğunu bulduk” diyen Theuns, bu filamentlerin Samanyolu’nun dörtte biri uzunluğunda olduklarını ve Güneş’in 10 milyon katı madde ve gaz içerdiklerini, bunun da çok sayıda yıldız için önemli miktarda yakıt sağladığını söyledi. Astronomlar, daha az kütleye sahip filament şeklindeki yıldızların daha uzun ömürlü olduklarını ve bugüne kadar yaşamlarını sürdürebildiklerine inanıyorlar. Gökbilimciler, karanlık maddenin sıcaklığının da hangi parçacıktan oluştuğunun göstergesi olduğunu düşünüyorlar. Bilim insanları, daha önce Hubble teleskobu ile bin saati aşkın yaptıkları gözlemler sayesinde, Evren’in nasıl oluştuğu konusunda ipuçları veren gizemli karanlık maddenin ilk kez üç boyutlu haritasını yapmayı başarmışlardı. Bilim insanlarının bu öncü çalışması, Evren’in yüzde 22’sini oluşturan karanlık maddenin, yıldızlar ve galaksileri oluşturan diğer gözle görülen maddeleri nasıl bir iskelet gibi bir arada tuttuğunu gösteriyor. “Kimse karanlık maddenin ne olduğunu bilmiyor, ancak karanlık madde olmaksızın Dünya’da yaşam olmazdı” diye konuşan astronomlar, “gravitasyonel mercekleme” adı verilen teknikle bir yıldız ile gözlem teleskobu arasındaki ışığın yolundaki değişiklik tespit edilerek karanlık maddenin çekim gücünün hesaplandığını belirtiyorlar. Bilim adamlarına göre, Evren’in büyük bölümü karanlık enerji, yüzde 22’si de karanlık maddeden oluşuyor. Çevrede gördüğümüz bilindik madde ise kainatın ancak yüzde 4’ünü oluşturuyor.
NTVMSNBC

ÇOCUK ÜZERİNE

“Çocuk” Türkçe bir sözcük ve sözlükte 7 tane karşılığı var: 1- Küçük yaştaki oğlan veya kız; 2- Soy bakımından oğul veya kız, evlat; 3- Bebeklik ile erginlik arasındaki gelişme döneminde bulunan oğlan veya kız, uşak; 4- Genç erkek; 5- (mecaz) Büyükler arasında daha az yaşlı olan kişi. ; 6- (mecaz) Büyüklere yakışmayacak biçimde düşüncesizce davranan kimse; 7- (mecaz) Belli bir işte yeteri kadar deneyimi ve yeteneği olmayan kimse.
“Çocuk” kavramının modern bir tanımlaması 20 Kasım 1989′da Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi ile yapılmış: “Ulusal yasalarca daha genç bir yaşta reşit sayılma hariç, 18 yaşın altındaki her insan çocuk sayılır.” Birleşmiş Milletler (BM)’nin böyle bir tanımlamaya gitme nedeni trajik: Çocukların fiziksel ve psikolojik baskıya maruz kalmaları. ( istismar )

BM ve Türk Dil Kurumu (TDK ) ‘nın çocuk tanımlamalarını karşılaştırınca, Türk toplumunun çocuğa bakış açısını apaçık görmek mümkün. Düşüncesizliğin ya da acemiliğin çocuklukla bağdaşlaştırılması bizim çocuğa bakış açımızı gözler önüne sermiyor mu? İnsan geleceğinin kutsal bir parçası olan çocuğun küçümseyici deyimlere konu olması ait olduğu toplumun geleceği hakkında da ipuçları veriyor. Çocukluğu düşüncesizlik ve acemilikle özdeşleştirmek, ancak kendi geleceğimizi düşüncesizce ve acemice biçimlendirmek olabilir. Hayal gücü küçümsenen, ifade ettiği etmediği düşünceleri göz ardı edilen, başkalarının yanında yaptığı hareketlerle büyüklerince çoğu kez utanç kaynağı olarak görülen çocuk, ilerisinin çarpıklığını ve tekdüzeliğini simgelemekten öte ne yapabilir?
Aileler, dolayısıyla toplumlar, çocuklarına sundukları özgürlük ölçüsünde özgürdür. Yasağa ve yasaklamaya alışmış insanımız, doğal olarak, bunları kendi geleceğine, çocuklarına, yansıtmaktan geri durmuyor. Kişisel ve toplumsal özgürlüklerin farkında olmayan; sınırları başkalarının, hem de en yakınlarının, elleriyle çizilen çocuk, sadece kendisine verilen evrensel bir takma isimle büyüyebiliyor. Sonuç ise iç karartıcı, hazin bir tablo: reşit olma yaşı 18′e kendini ifade etmekten yoksun giren; üçgenin iç açıları toplamı, çarpım tablosu, iki paralel arası mesafe, metanefroz böbrek ve Tanzimat şairleri ekseninde dönelip duran insan yığınları. Bundan sonrası gerçekten bir trajedi: Bir yanda güncel gelişmeleri gereksiz ve sıkıcı bulan, sosyal ortamı televizyon ve magazin üzerine kurulmuş bir gençlik. Öte yanda gençliği ülkenin duruma kayıtsız kalmakla eleştirmeleri ve “ah o eski gençlik” iç geçirmeleriyle ebeveyn - yaşlı grubu.
Çocuğun yetiştirilmesi, onun kendini “birey” olarak hissetmesini sağlamakla mümkündür. Çünkü birey, toplumun ve toplumdaki konumunun farkında olan, kendini bu konum içinde değerlendirebilen ve ifade edebilen insandır. Kendini küçük yaştan itibaren birey olarak nitelendiren bir çocuk, kendini ve kendini ifade etmesini öğrenecek ve bu öğrendikleri ile kendi çevresini anlayacak ve tanıyacaktır. Aynı şekilde çevresi de çocuğu ifade ettikleri ile tanıyacak ve toplum çocuğa evrensel konumunun yanında ulusal ya da yerel bir konum biçecektir. Bu hem insanın topluma karşı duyarlılığı açısından önemlidir, hem de toplum kendi geleceğini belirleyecek insana bir kuvvet kazandırmıştır.

“Çocuk”, evrensel ya da ulusal bütün tanımlamalardan öte bir anlam taşır. Bu anlamı biçimlendirecek olan ise çocuğu kendisidir. Önemli olan bu biçimlendirmenin bilinçli ve özgür bir ruh ile yapılmasıdır. Çocuk, bilinçli ve özgür bir ruhu hak eden - belki de – evrendeki en saf varlıktır.

SPOR YAPMAK İÇİN TAM 99 NEDEN

Bilim adamları her inasnın mutlaka Spor yapması gerektiğini ve bunun tam 99 nedeni olduğunu söylüyor.İşte her insanın Spor yaparak faydalanacağı 99 konu.

Spor yapmak için insanın birçok nedeni bulunduğunu ifade eden uzmanlar, spor yapmak için geçerli 99 nedeni şu şekilde sıralandı.
- Sağlığınızın değerini anlamanıza yardımcı olur.
- Hayat kalitenizi arttırmanıza ve geliştirmenize yardımcı olur. - Fiziksel performansınızı geliştirir.
- Kalp rahatsızlığı riskini azaltır.
- Maksimum oksijen kapasitenizi artırır.
- Yüksek tansiyon riskini veya ilerlemesini azaltır
- Yüksek tansiyonu olanların, tansiyonu kontrol altında tutmasına yardımcı olur.
- Kandaki Triglycerid seviyesinin azaltır.
- Kandaki iyi kolestrolu (HDL) artırır.
- Dinlenme kalp atımını düşürür.
- Kalp - damar dolaşımını geliştirir.
- Anaerobik eşiği artırır, bu da çabuk yorulmayı ve dolayısıyla kanda laktik asit birikiminin erken oluşmasını engeller.
- Kalp rezervini artırır.
- Kalbinizin bir atımda vücuda pompaladığı kan miktarını artırır.
- Vücut ısınızı soğutma için, deri yüzeyine gerekli kan akış kabiliyetini artırır.
- Akciğer kapasitenizi artırarak, oksijenin akciğerlerden kana geçebilme kabiliyetini artırır.
- Kalp krizi geçirdikten sonra hayatta kalma şansınızı artırır.
- Koronerde kan pıhtılaşma hassasiyetini düşürür.
- Kandaki yoğunlaşmayı azaltır
- Kalbinizin daha verimli pompalama işlevi yapmasını sağlar
- Kanınızın kan plazma hacmini genişletir.
- Orta seviyeli egzersizler sırasında kalp atım sayısını düşürür.
- Anormal nabız atım incinmelerini azaltır.
- Kaslarınızın kandan oksijen çıkarma kabiliyetini artırır.
- Çarpıntı riskini azaltır.
- Çok çeşitli sebeplere bağlı baş ağrılarından kurtulmanızı sağlar.
- Hamilelikte karşılaşılan birçok rahatsızlıklardan (kabızlık, bel ağrısı, mide ekşimesi gibi) kurtulmanızı sağlar.
- Sıcaklığa karşı tahammülünüzü artırır.
- Endişe ve kuruntularınızı azaltır.
- Streslerden korunmaya ve kurtulmaya yardımcı olur.
- Vücudun üst solunum yolları enfeksiyonuna karşı direncini artırır.
- Şeker hastalığınızın gelişme riskini azaltır.
- Şeker toleransınızın gelişmesini sağlar.
- Prostat kanserinin gelişme riskini azaltır.
- Sigarayı bırakmanıza yardımcı olur.
- Bağırsak kanserinin gelişme riskini azaltır.
- Göğüs kanserinin gelişme riskini azaltır.
- Eklem rahatsızlıklarından dolayı, eklemlerin bozulma oranını yavaşlatır.
- Kan şekerinin kontrol altında tutulması için gerekli insulin miktarının düşürülmesine yardımcı olur.
- Yüksek tansiyona bağlı ciddi komplikasyonlara maruz kalma oranını azaltır.
- Yaralanmalara karşı korunmayı sağlar.
- Eklemlerdeki kıkırdak dokunun yoğunluğunu artırır.
- Stresle başa çıkmanıza yardımcı olur.
- Bağışıklık sisteminizin iyi şekilde çalışmasını geliştirir.
- Kabızlıktan kurtulmanıza yardımcı olur.
- Depresyonun hafifletilmesine ve atlatılmasına yardımcı olur.
- Soğuk ortamlara çabuk adapte olma kabiliyetinizi artırır.
- Bel ağrılarının hafiflemesine ve kurtulmanıza yardımcı olur.
- Bel ağrılarından doğan sıkıntıların azalmasını sağlar.
- İnsuline karşı,doku duyarlılığını artırarak, kan şekerinin daha iyi kontrol edilmesine yardımcı olur.
- Yüksek tansiyonu kontrol için alınan ilaçların yan etkilerine karşı koymaya yardımcı olur.
- Eklem esnekliğini korur ve gelişmesine yardımcı olur.
- Eğer yüksek tansiyonunuz varsa, bunu kontrol etmek için aldığınız ilaç ihtiyacını yüzde 20-30 azaltır. - Kemik erimesi hastalığı riskinin gelişmesini azaltır.
- Zihinsel uyanıklılığınızı artırır.
- Yaşa bağlı olarak oluşan kemik bozulmalarının yavaşlamasına yardımcı olur.
- Endometriyoya karşı riski azaltır.
- Eklem rahatsızlıklarından doğan acılara karşı koyma toleransınızın artmasını sağlar.
- Kilonuzu korumanıza veya kilo kaybetmenize yardımcı olur.
- Yaratıcılık gücünüzün artmasına yardımcı olur.
- Yağsız vücut dokularınızın korunmasına yardımcı olur.
- Sağlık harcamalarının ve ilaç kullanımının azalmasına yardımcı olur.
- Yabancı madde kullanımı ile mücadeleye yardımcı olur.
- Fazla kalorilerin yakılmasına yardımcı olur.
- Yüksek oranda gıda tüketmenizi sağlar, fakat buna rağmen, kalori dengenizin aynı kalmasına yardımcı olur.
- Ağır ilerleyen şişmanlığa karşı korur.
- Denge ve koordinasyonunuzun gelişmesine yardımcı olur.
- İştahınızın kısa süreli etkilerle azaltılmasına yardımcı olur.
- Ani kabarmaların üstesinden gelmeye yardımcı olur.
- Yaşlı bireylerdeki kısa süreli belleklerin gelişmesine yardımcı olur.
- Adet kanamalarından doğan belirtilerin hafiflemesine yardımcı olur.
- Genel ruhsal durumunuzun gelişmesini sağlar.
- Kolay ve iyi uyumanıza yardımcı olur.
- Kilo kaybına, özellikle vücuttaki yağdan kaybetmenize yardımcı olur.
- Kemiklerinizin kırılmalara karşı direncini ve yoğunluğunu artırır.
- Dinlenme durumundaki metabolik seviyeyi korumanıza yardımcı olur.
- Kassal güç seviyenizi artırır. - Kassal dayanıklılık seviyenizi artırır.
- Egzersizden sonra çabuk toparlanabilme kabiliyetinizi artırır.
- Uygun kas dengenizi korumanıza yardımcı olur.
- Cinsel hayatınızın istenen doyumda ve düzeyde artmasını sağlar.
- Vücudunuzun dik durmasının gelişmesini sağlar.
- Egzersiz sırasında vücudun enerji elde etmede yağ kullanabilme kabiliyetini artırır.
- Solunum sistemindeki kasların gücünün ve dayanıklılığın artmasını sağlar.
- İyi bir fiziksel görünüş sağlar.
- Kendinize olan güven duygunuzu artırır.
- Rahat olmanıza yardımcı olur.
- Kısa süreli bilgileri hafızanızda tutma kabiliyetini geliştirir.
- İş veriminizi artırır.
- Bol enerji verir. Günlük hayatınızda acil durumlarda ihtiyacınız olan enerjiyi sağlar ve sonradan ihtiyaç olabilecek daha fazla enerjinizi korumanıza yardımcı olur.
- Hastalıklara bağlı olarak iş günü kaybınızı azaltır.
- Bağımsız hayat tarzını korumanıza yardımcı olur.
- Yeni insanlarla karşılaşmanıza ve yeni arkadaşlar edinmenize yardımcı olur.
- Fiziksel zindeliğinizi geliştirerek, hayata daha yaratıcı olarak adapte olmanızı sağlar.
- Aktiviteler, kemiklerin güç depolamasına ve orta şiddetli egzersizler sırasında daha fazla baskı yaparak hem daha çok güç depolamasına hem de kemik yoğunluğunun artmasına yardımcı olur. - Egzersiz, bağ ve bağ dokularını kuvvetlendirerek, yaşa bağlı olarak oluşabilecek sakatlıkları azaltır.
- Önceden hareketsiz bir yaşam tarzına sahip kişilerin, yorgunluğa karşı direncini artırır ve dinçlik hissinin oluşmasını sağlar.
- Hatta kalp hastaları bile, kalp ve solunum sistemlerini çalıştırıcı egzersizler yaparak, hastalığının üstesinden gelmek için gayret sarf ederek, korkularından kurtulmalarına ve normal hayatlarına dönmelerine yardımcı olur. - Spor yapmak, sıkıntılarınızın azalmasına, eğlenme ve neşelenmenize, kısaca hayattan zevk almanızı sağlar .

HOBİ NEDİR?

İnsanların zevk için uğraştığı şeylere hobi denir. Pul, taş, para türünden bir şeyler toplamak, yani koleksiyonculuk, sevilen bir hobidir . Örgü, nakış, ahşap oyma gibi el becerisi gerektiren işler de hobi olabilir . Gene hobi olarak spor, bahçecilik yapılabilir, hayvan yetiştirilebilir . Hobi keyif veren bir uğraştır. Aynı hobiye ilgi gösterenler bazen , dernek ya da kulüp kurarlar .Hobi para da kazandırabilir . Pul ve para koleksiyoncuları ellerindeki bazı parçaları değiş tokuş eder ya da satarlar .

ÇİFT RENKLİ GÖZLÜK TERCİH EDEN ÜNLÜLER

Chanel’in 5018 kod numarasıyla satılan çift renkli gözlükleri bu yılın ünlü modasını yansıtıyor.

Mary-Kate Olsen, Nicole Richie ve Pharrell Williams, Chanel güneş gözlüğünü gözünden eksik etmeyenlerden.

Bu sezonun en arzu edilen güneş gözlüğü markası Tom Ford olsa da, Chanel’in çift renkli güneş gözlükleri ünlüler tarafından tercih ediliyor.


Geçen sezon podyumlarda tanıtılan gözlüğü, Olsen ikizleri gözlerinden hiç çıkartmıyor. Hatta bir dergi çekiminde de bu gözlüğü ilk defa kullanmışlardı.

Hareketli sapı ve ekranının çift renkli olması bu gözlüğü diğerlerinden ayıran en önemli farklardan.

Chanel 5018 takmış Mary- Kate Olsen'inki yarıya kadar suyla doldurulmuş izlenimi veriyor.


KAYNAK : http://moda.ntvmsnbc.com/

CİLT BAKIMI



Cilt Bakımında Yeni Jenerasyon
Günümüz şartlarının oluşturduğu hava kirliliği sıcak soğuk güneşin zararlı ışınları olumsuz hayat şartları cilt üzerinde olumsuz tahribatlar yaratır. Cilt bu işlevin ilk semptonlarını yani anotomik etkilerini belirdiği ilk organdır. Yaşlanma yaşamın tabi bir sonucu olup kaçınılmaz bir işlevdir. Tüm bu olgular bir arada oluşum gösterdiklerinden yaşlanma süreci hızlanır. Cildimiz en önemli kumaşımızdır. Cildimiz kendini 28 – 30 gün arasında yenilemektedir. Bu süreç cildin alt tabakalarında hücre bölünmesiyle başlayarak 28 ve 30. gün sonrasında cilt yüzeyinde ölü hücreler olarak yaşamlarını yitirirler. Cilt yüzeyindeki ölü hücre tabakasını arındırmadığımız taktirde cildimiz gerekli oksijenlenmeyi gerçekleştiremez. Aynı zamanda kullandığımız ürünler cildin alt katmanlarına ulaşamazlar. Cilt bakımında 2. önemli unsur cildimizin yeterince nemlendiğinden emin olmamızdır. Neme doymuş bir cilt her zaman sağlıklı ışıl ışıldır ve geç kırışır. Yaş ilerledikçe yağ ifrazatı ve hücre yenilenmesi yavaşladığından cilt dış etkenlere karşı korumasız kalır. Suyunu kaybeder kolejen ve elastin proteinleri azaldığından kuruluk çizgi ve sarkmalar görünür. Bu oluşumları geciktirmek ve doğru bakımları uygulamak için cilt bakımına gereksinimimiz vardır. Artık günümüzde bilim adamlarımızın yeni teknolojiler geliştirerek kozmetik dünyasına kattıkları yeniliklerle yapılan bakım programları dahada bir değer kazanmıştır. Bizde ESTE olarak cilt bakım ünitemizdeki doğal cilt bakım programlarımızı günümüz teknolojisi olan HYDROPEEL ile birleştirerek sizlere daha etkili soruna yönelik bakımlar sunmaktayız. Geliştirdiğimiz cilt bakım programlarımız kapsamlı programlardır.
İÇERİKLERİ:.Yeni hücre oluşumunu tetiklemek..Nem dengesini sağlamak.Cildin savunma mekanizmasını arttırmak..Mevsimsel değişiklere cildi hazırlamak .Yaşlılık belirtilerini tedavi etmek.Güneşin verdiği zararları tedavi etmek.Kişisel bakım programları oluşturmak

DANTEL AKSESUAR MODELLERİ




netten alıntı

BEBEK YELEK MODELİ


RESİMLER NETTEN ALINTI

BİNBİRDELİK OTU


Binbirdelik otu (Hypericum perforatum), Sarı kantaron, Kılıç otu, Mayasıl otu ve Koyunkıran olarak da bilinir, sarı kantarongiller (Hypericaceae) familyasına dahil bir bitki türü.Esas olarak dünyanın bir çok yerinde bulunan bir bitkidir. Avrupa'da tarla, yol ve orman kenarlarında kendiliğinden yetişen bitki Kuzey Amerika'ya da uyum sağlamış ve doğal olarak kırlarda yetişmeye başlamıştır.Kullanılan kısımlarıÇiçeklenme döneminde bitkinin çiçek ve tomurcukları veya tüm toprak üstü kısımları toplanarak hemen kurutulduktan sonra kullanılır. Avrupa'da uzun süredir ruhsal bozuklukların tedavisinde kullanılan Amerika'da da oldukça popüler bir bitki türüdür. Geçmiş tarihlerde sarı çiçekleri toplanarak güneş ışığı alan bir yerde zeytinyağında bekletilirdi. Bu yağ kırmızı renk aldıktan sonra oluşan merhem yara iyileştirici olarak ve özellikle de yanık yaraları ile yatalak hastalarda oluşan yaralarda tedavi edici olarak kullanılırdı. Bitki eski Yunan ve Roma medeniyetleri zamanında kötü büyülere karşı koruyucu olarak ünlenmişti.
Özellikleri
Son zamanlarda Amerika ve Avrupa'da en çok satılan bitkidir.Hiperisin ve psödohiperisin gibi bileşikler bitkinin %0.05-0.3 ünü oluşturan karakteristik bileşenleridir. Bunun yanında bitkide %0.9-5.0 oranında hiperforin ve adhiperforin ile yaklaşık %4 kadar çeşitli flavonoid türevi bileşikler bulunmaktadır.Çay şeklinde ve hazır tablet veya kapsül halinde preparatları mevcuttur.
Bu maddedeki yazılar yalnızca bilgi verme amaçlıdır.
Kullanım alanları
Hafif ve orta şiddete depresyonlarda alternatif bir antidepresan ilaç olarak önerilmektedir. Bu konudaki birçok otorite bu bitkiyi özellikle menapozun oluşturduğu ruhsal bozuklukları önlemek için uygun bir bitki olarak görmektedir. Antidepresan özelliği hayvan deneylerinde ve çeşitli klinik deneylerde kanıtlanmıştır. Ayrıca, alkol, nikotin ve kafein gibi maddelerle oluşan bağımlılıkların tedavisinde yararlı olabileceğini gösteren deneysel kanıtlar bulunmaktadır.Bitkinin gece beynin pineal bezinden melatonin salınımını arttırarak uykuyu güçlendirdiği bildirilmiştirBir çalışma bitkinin düşünsel yoğunlaşmayı arttırdığı, kavrama yeteneğini geliştirdiğini rapor etmiştir.Ancak bu etki kuramsaldır.Antiviral ve antibakteriyel etkileri vardır. Bileşenlerinden olan hiperisinin AIDS hastalığının etkeni olan HIVvirüsünün de aralarında olduğu çeşitli virüslere karşı etkinliği deneysel olarak kanıtlanmıştır.Antienflamatuvar etkisi vardır.Derinin melanin kaybı ile birlikte giden ve kısmi renk bozuklukları ile karakterize vitiligonun tedavisinde yardımcıdır.Birçok antienflamatuvar ilaçtan farklı olarak mide üzerinde olumsuz etkilerinin bulunmadığı, hatta ülser tedavisinde de etkili olduğu rapor edilmiştir.Halk arasında ishal tedavisinde, romatizmal ağrıların tedavisinde, çocukların gece işemelerinde, gut hastalığının tedavisinde kullanılmıştır.Halk arasında sarılık hastalığına karşı ve yara iyileştirici olarak kullanılmıştır, bu etkileri deneysel olarak da kanıtlanmıştır.Kanser tedavisinde de oldukça etkilidir. Özellikle kanserli tümörlerin yok edilmesinde ve kanserin yayılmasında kanser tümörlü hücrelerin damarlanmasını önlemede çok etkilidir. Uyuşturucu, eroin, esrar, morfin bağımlılıklarının tedavisinde çok etkilidir. Hiv virüsleri üzerinde çok etkilidir.Bitki hakkındaki yoğun araştırmalar hala sürmektedir.
Yan etkiler ve etkileşimleri
Hamilelerde kullanılması yeterli klinik çalışma olmadığı için önerilmez.Açık tenli kişilerde bitki kullanımı sırasında ışığa karşı hassasiyet oluştuğu için ışıklı ortamlardan sakınmaları önerilir.Veterinerlikle ilgili kaynaklar bitkiyi ışığa karşı duyarlılık oluşturduğu için zehirli otlar sınıfına koyarlar.Bazı hastalarda sindirim bozukluklarına neden olmuştur.Bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara sebep olabilmektedir.Çeşitli ilaçlar ile olumlu ya da olumsuz etkileşimleri olabilmektedir. Bu nedenle ilaç tedavisi altındaki hastaların hekimlerine danışmadan bu bitkiyi içeren preparatlar kullanılmamalıdır.Yan etki ve/veya etkileşim durumlarında kullanımı kesmek gerekir.

PEUGEOT 307



Peugeot 307, Fransız otomobil üreticisi Peugeot'nun ilk kez 2001 yılında ürettiği kompakt sınıf bir otomobildir. Peugeot 307 ilk üretildiğinde (car of year) yani yılın otomobili olmuştur. Bu otomobilin tek sorunu ilk modellerinin kaza testlerinde çok kötü bir duruma gelmesiydi. 2001 ile 2004 yılları arasında çok fazla 307 tutulmadı. Ama bu durum 2005 yılında Peugeot 307'nin yeni kasasının çıkacağı durumuyla son buldu.2007 sonlarında yerini Peugeot 308'e bıraktı.
Üretici marka:Peugeot Model Adı:307Üretim yılı:2001-2007Karoseri:Hatchback,CC,Station WagonAks mesafesi:2610 mmUzunluk:4210 mmGenişlik:1730 mmYükseklik:1510 mmBenzeri:Citroen Xsara

KANGAL KÖPEĞİ




Özellikleri ve kullanım alanları
Kangalların iki çeşidi vardır. Ak baş ve kara baş. Ak başların az tüğüleri vardır, kara başların ise uzun ve çok tüğüleri vardr.Kangal köpekleri genellikle çoban köpeği olarak nitelendirilirler ancak bekçi köpeği tanımına daha çok uyarlar. Zira diğer çoban köpeği türleri sürüyü korumaktan ziyade yönlendirme ve yönetmekte ustadırlar. Kangal köpeğinin en belirgin özelliği ise sahibine duyduğu aşırı sadakat ve buna bağlı olarak sahibine ait olduğunu düşündüğü şeyleri korumaya yönelik kuvvetli içgüdüsüdür. Bu nedenle çok iyi bir dövüşçüdür. Kurt, çakal gibi yabani hayvanlara karşı çok etkin bir muhafız olmakla beraber aile fertlerine ve özellikle de çocuklara karşı hiçbir tehdit oluşturmazlar. Dünyada kurt boğabilen tek köpek ırkıdır.Kangal köpekleri, örnek olarak Nabibya'da, Alman çoban köpeklerinden daha üstün koruyucu yeteneklere sahip oldukları için, yaygın bir şekilde yerli çiftçiler tarafından kulanılırlar.Hiç çekinmeden bir ayıya saldıracak kadar cesur, bir pumayı, domuzu öldürecek kadar güçlüdür. Afrika'da manda sürülerini çitalardan, sırtlanlardan ve hatta aslanlardan korumak için kullanılmaktadır. Bilinen en güçlü köpek ırkıdır.Ayrıca pitbull u yenebilecek güçtedir.

Nanoteknolojik telefon


Nanoteknoloji hayatımızın hemen her alanında kendini göstermeye başladı. Nokia araştırma merkezi bu alanda çalışmalara hızla devam ederken bize geleceğin cep telefonları hakkında ipuçlarını vermeye başladılar. Nanoteknoloji ile üretilecek olan Morph isimli bu telefonun materyali esnek, farklı şekilllere dönüşebilen ama aynı zamanda da oldukça sağlam. Şimdilik hala araştırma ve geliştirme aşamasında olan bu telefon çok yakın yıllarda son kullanıcıya ulaşacak gibi görünüyor.kaynak:zamazig

KABARAN KEK


KABARAN KEK

GEREKLİ MALZEME

2 tatlı kaşığı yaş maya

1,5 fincan süt1,5 fincan tozşeker

3 su bardağı un

2 yemek kaşığından biraz az margarin

1 adet yumurta2 adet yumurta sarısı

bir tutam tuz

1/2 su bardağından biraz fazla kuru üzüm

1/2 su bardağından biraz az dilimlenmiş badem

2 yemek kaşığı pudraşekeri


YAPILIŞI:Sütü ılıtın ve maya,bir çay kaşığı şeker,unun 3/4'ü ile katıştırıp 20 dakika köpürmesini bekleyin.Margarini pürüzsüz olana kadar çırpın,devamlı çırparak içine şekerin kalan kısmını,yumurtayı ve yumurta sarılarını ekleyin.Ayrı bir kapta kuru üzümlerin yarısını,unun kalanını ve tuzu karıştırın.Ortasına bir delik açıp buraya çırptığınız yumurtalı karışımı ve mayalı karışımı dökün.Unlu tezgahta 10 dakika yogurduktan sonra üzerini bir bezle örterek kabarmasını bekleyin.Kalıbınızı yağlayın.İçine geri kalan üzümleri ve bademi dökün,üzerlerine biraz un serpiştirin.Kabaran hamurunuzu yeniden yoğurun ve kalıba koyun,biraz daha kabarması için bekleyin.Önceden sıcak ısıda ısıttığınız fırında 40 dakika pişirin.Fırından çıkarıp üzerine pudraşekeri serpin.AFİYET OLSUN

ANTALYA


Antalya sahip olduğu arkeolojik ve doğal güzellikler sayesinde "Türk Rivierası" adını almıştır. Deniz, güneş, tarih ve doğanın sihirli bir uyum içinde bütünleştiği Antalya, Akdeniz'in en güzel ve temiz kıyılarına sahiptir. 630 km. uzunluğundaki Antalya kıyıları boyunca, antik kentler, antik limanlar, anıt mezarlar, dantel gibi koylar, kumsallar, yemyeşil ormanlar ve akarsular yer alır.Palmiyelerle sıralanmış bulvarları, uluslararası ödül sahibi marinası, geleneksel mimarisi ile şirin bir köşe oluşturan Kaleiçi ve modern mekanları ile Türkiye'nin en önemli Turizm Merkezi olan Antalya, Aspendos Opera ve Bale Festivali, Uluslararası Plaj Voleybolu, Triathlon, Golf Müsabakaları, Okçuluk, Tenis, Kayak yarışmaları vb. etkinliklere, 1995 yılında açılan Antalya Kültür Merkezi ile de plastik sanatlar, müzik, tiyatro, sergi gibi birçok kültürel ve sanatsal etkinliğe ev sahipliği yapmaktadır.

İLÇELER:Antalya ilinin ilçeleri; Akseki, Alanya, Elmalı, Finike, Gazipaşa, Gündoğmuş, İbradı, Kale, Kaş, Kemer, Korkuteli, Kumluca, Manavgat ve Serik'tir.

7 HARİKA BESİN

7 besin sağlıklı bünye için olmazsa olmaz. İşte ABD uzmanlarının önerdiği reçete.Kalbi koruyor BADEM: Her gün, bir çay fincanın yarısını dolduracak miktarda, yani 30 gram badem yemeyi ihmal etmeyin. Omega-3 asitli yağları açısından oldukça zengin bir besin olan badem, kandaki kötü kolesterol (LDL) oranını yüzde 4.4 oranında düşürüyor. Badem böylece damar tıkanıklıklarını önleyerek, dolaşım sisteminin düzenli olarak çalışmasını sağlıyor; kalbi koruyor. Diyabeti önlüyor
KAHVE: Günde iki fincan kahve, özellikle orta yaşlardan sonra görülen Parkinson ve Tip-2 diyabete karşı vücudu koruyor. Kahvede bulunan kafein maddesi, diyabete yakalanma riskini yüzde 35 azaltıyor. Ayrıca ağrı kesici özelliği de bulunuyor. Ancak kahveyi mutlaka kalsiyum deposu olan sütle için. Böylece kafeinin kemikleri zayıflatmasını engellemiş olursunuz. Sinirleri rahatlatıyor
TARÇIN: Her yemekten sonra içinde bir miktar tarçın bulunan bir tatlı yemeyi unutmayın. Tatlı yemek istemiyorsanız, küçük bir çay kaşığı dolusu tarçını doğrudan suya ekleyerek içebilirsiniz. Tarçın kan şekerini düzenliyor, ayrıca sinir sistemini rahatlatıyor. Öte yandan köri baharatının içinde bulunan Tumerik adlı maddenin eklem iltihabını ve romatizmayı önlediğini unutmayın. Patatesi haşlayın
PATATES: Antioksidanlar yönünden çok zengin. Amerikan Tarım Dairesi ne göre en yararlı 100 besinler arasında 17 nci sırada yer alıyor. Akciğer kanseri, diyabet ve kalp krizine karşı koruyor. Ancak patatesi kızartmak yerine, yağsız bir şekilde haşladıktan veya fırında pişirdekten sonra yemeyi tercih edin.
Kaslar için faydalı
SEBZE ÇORBASI: Doyurucu ancak kalorisiz bir yiyecek olduğu için özellikle kilo vermek isteyenlerin bir numaralı tercihi. Ayrıca, özellike sebze çorbası sodyum bakımından zengin. Bir kase sebze çorbasında 500 miligram sodyum bulunuyor. Sodyum, sinir sistemi ve kasların düzenli olarak çalışmasını sağlıyor. Ayrıca vücuttaki sıvı miktarının dengesini düzenliyor. Ancak günde 1500 miligramdan fazla sodyum tansiyon ve kalp rahatsızlıkları konusunda tam bir ters etki yaratıyor.
Kansere karşı birebir
ZEYTİNYAĞI: Zeytinyağı kanser riskini azaltıyor. Günde 25 ml. zeytinyağı alanların idrarlarında, hücrelere zarar veren 8oxodG adlı maddenin seviyesinin azaldığını ortaya çıkardı. Zeytinyağı kanserin yanısıra iyi kolesterol (HDL) oranın artmasını sağlayarak kalbi koruyor. 1 çorba kaşığı zeytin yağında 120 kalori bulunuyor. Bu nedenle günde 6 çorba kaşığını geçmeyin. Kanseri engelliyor
ÇAY: Siyah veya yeşil olsun, çayın her türü kanser riskinin azaltılmasında etkili bir rol oynuyor. Çay, kadınlarda rahim kanserine yakalanma riskini yüzde 50 azaltıyor. Göğüs kanseri içinse bu oran yüzde 60 a kadar çıkıyor. Çay ayrıca Alzheimer ve kalp krizine karşı vücudu koruyor.